Ulusal park, bir ülkede bitkilerin, hayvanların ve doğal görünümlerin kamu yararına, doğal durumlarında korunması için hükümetçe ayrılan alan Ulusal parklar ABD ve Kanada'da hem araziyi,hem de yaban hayvanlarını, İngiltere'de daha çok araziyi, Afrika daysa öncelikle hayvanları koruma amacıyla kurulmuştur. Brezilya, Japonya, Hindistan, Almanya, eski SSCB, Türkiye ve Avustralya gibi ülkelerde de ulusal park olarak ayrılmış geniş alanlar vardır.
Çeşitli ülkelerde ulusal parklardan yararlanılması ve buradaki doğal zenginliğin korunması farklı biçimlerde gerçekleştirilir. Bazı ülkelerde de bu parklarla ilgili yasaların sıkı sıkıya uygulanmasına olanak veren büyük bütçeler ayrılır; bazılarında ise yeterli bütçe yoktur. Ulusal parkların çoğu temel bir çelişkiyi de birlikte getirir. Bu tür yerlerin varlıklarını sürdüre bilmesi halkın doğaya ilgi duyarak turizme yönelmesine bağlıdır; ama yaban yaşamının koruna bilmesi için de buraların dokunulmadan kalması gerekir. Bu çelişki genellikle parkın ancak belirli yerlerinin ziyarete açılmasıyla çözülür. Bu çare ziyaretçilere bir yandan parkı görme olanağı verirken, bir yandan da yaban yaşamıyla ilişkilerine en aza indirir.
Dünya'nın en eski milli parkları Japonya'da Fuji yanardağı, Moğolistan'da Ulan-Bator (1778). Birleşik Amerika da Josemite (1864) ve Yellowstone (1877) Milli Parklarıdır. (Strzygowski_1959, Kirk_1975).
Kanada'da, Alberta eyaletinde bulunan Wood Buffalo parkı 45.480 km.lik alanıyla bunları en büyüğüdür. Olağan üstü güzellikte bir dinlence bölgesi olan bu park aynı zaman da buffalo olarak da bilinen amerikan bizonlarının barındığı bir doğal koruma alanıdır. 19. yüzyılın sonlarında soyları tükenmek üzere olan bu hayvanlar sonradan korunma altına alınmıştır.
Doğayı ve yabanıl yaşamı koruma düşüncesi ortaçağdan beri vardır. O dönemde yalnızca soyluların avlanması için ayrılan topraklar, en azından yılın belirli aylarında av yasağı uygulandığı için geyik, ceylan gibi av hayvanlarının yanı sıra küçük hayvanların da rahatça üreyip çoğalmasına uygundu. Günümüzde doğal kaynakları ve yeryüzündeki tüm canlıların yaşamını tehdit eden çevre kirliliği sorunu Sanayi Devrimi ile birlikte başladı.
Doğal koruma alanı oluşturma çabaları 16. yüzyıla kadar uzanır. Bununla birlikte, 1972 de ABD'de kurulan Yelewstone Ulusal Parkı hem doğayı ve yabanıl yaşamı korumak, hem de insanlar için doğayla iç içe yaşayabilecekleri bir ortam oluşturmak açısından gerçek anlamda bir ulusal parktır. Bu park doğal güzelliklerinin yanı sıra ılıcaları, gayzerleri ve yabanıl yaşamının zenginliğile de ünlüdür. başlangıçta insanlar için gezinti ve eğlence oluşturmak amacıyla kurulan parklar sonradan...
Yorum Gönder